Çevre ve Şehircilik Bakanlığı Müsteşar Yardımcısı ve Türkiye İklim Değişikliği Başmüzakerecisi Birpınar: Maalesef aşırı yağışlar, aşırı soğuklar tekrar gelecek ve bunların sıklığı da artacak. Eskiden 50 yılda, 100 yılda bir gelen bu tip yağışlar, 2009’dan 2017’ye geldik, 8 senede bir tekrar etmeye başladı. Bu felaketler gelmeye devam edecek…
Çevre ve Şehircilik Bakanlığı Müsteşar Yardımcısı ve Türkiye İklim Değişikliği Başmüzakerecisi Mehmet Emin Birpınar, İstanbul’da dün gerçekleşen ve şiddeti dolayısıyla kenti adeta esir alan yağışın “iklim değişikliğinin bir sonucu olduğunu” belirterek, bu gibi doğa olayların sıklığının artarak tekrar yaşanacağı uyarısında bulundu. İstanbul’daki şiddetli yağış ve iklim değişikliğine ilişkin değerlendirmelerde bulunan Birpınar, “İklim değişikliğinin bir sonucu olduğunu çok net bir şekilde söyleyebiliriz” dedi. İstanbul’da 2009’da yaşanan ve can kayıplarıyla sonuçlanan sel olayını anımsatan Birpınar, “Bugün Allah’a şükür can kaybı yok ama çok ciddi, milyar dolarlık ekonomik kayıplar var. Çünkü bir sürü araç yollarda kalmış, tarihi eserleri, evleri, metro istasyonlarını su basmış, bir sürü yerde inanılmaz ekonomik kayıplar görünüyor. Bunlara önleyici tedbir almazsanız, faturaları çok ağır olmaya başlıyor” diye konuştu.
İstanbul’da yeşil alan yüzde 3, yağan yağmur sel oluyor
Birpınar, atmosferin kirletilmesi, tüketimin artması, fosil yakıt kullanımı, yeşil alanların yok edilmesi gibi yıllardır yapılan hatalardan dolayı iklim değişikliğini durdurmanın mümkün olmadığını söyledi. Yeşil alanların azalmasının da iklim değişikliğinde rolü bulunduğunu ifade eden Birpınar, İstanbul’daki yeşil alan oranının şehir merkezinde yüzde 3-4 civarında olduğunu, bu nedenle yağmurun çatıya, kaldırıma, asfalta düşerek, hemen akışa geçtiğini söyledi.
‘Artık bir aylık yağış bir günde yağacak’
İstanbul Teknik Üniversitesi (İTÜ) Uçak ve Uzay Bilimleri Fakültesi Meteoroloji Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Selahattin İncecik, Türkiye’de yağış rejiminin değiştiğini belirterek, “Bundan sonra bir ayda meydana gelecek yağışlar, birkaç günde daha şiddetli olarak yağacak. Özellikle bahar ve yaz mevsimlerinde bunları sıklıkla yaşayacağız. Bir aylık yağışın bir günde yağdığını da görebiliriz” dedi. İncecik, “Küresel iklim değişikliğinin en önemli göstergesi yağış rejimlerinin değişmesi. Şunu net olarak görmeliyiz bölgede ve Türkiye’de artık yağış rejimi değişiyor. Bu çok önemli bir sonuçtur. Bundan sonra bir ayda meydana gelecek yağışlar, birkaç günde daha şiddetli olarak yağacak. Özellikle bahar ve yaz mevsimlerinde bunları sıklıkla yaşayacağız. Aşırı ısınmaya bağlı olarak bu tür yağmurlar sık sık yağacak. Bir aylık yağışın bir günde yağdığını da görebiliriz. Yine devam edecek. Yaz ve bahar ayları bu tür olaylar için kritik olacak. Bu sonuçları tolere edecek bir altyapı seferberliğine gitmemiz lazım. Bunu yapamazsak bu afet sonuçlarını fazlaca ve sıkça yaşar hale geleceğiz. Derelerin ıslah çalışmalarının bitirilmesi lazım. O derede akamayan fazla su başka yerlere gidiyor ve hasar yaratıyor” ifadelerini kullandı.
Magazine verilen önem hava durumuna gösterilmeli
Çocuklara iklim değişikliğiyle ilgili dersler okutulması gerektiğini de dile getiren Birpınar, şöyle devam etti: “Türkiye’de insanların magazine verdikleri önemi, televizyonlarda bir gün sonraki hava durumuna da vermeleri gerektiğini düşünüyorum. Onu da merak etsinler, ona göre tedbir alsınlar, gerekirse evlerinden çıkmasınlar. Araçlarına fazla binmesinler, dere yataklarına yakın oturmasınlar. Bu felaketler gelmeye devam edecek. Eğer bu tedbirler alınmazsa sadece Türkiye için değil, dünya içinde büyük tehlike geliyor.”
Rögarları kapatmışlar
Suyun gideceği yer yok. Yazlık evlerin önündeki rögarların çoğu tıkalı. İddiaya göre bazı rögarlar da arazi sahipleri tarafından kapatıldı. Adını vermek istemeyen bir bölge sakini durumu, “ rögarlar tıkalı. İtfaiye suyu tahliye etmeye uğraşıyor. Bazı arsa sahipleri rögarları kapatmış” şeklinde anlattı. Durum böyle olunca en çok yağmuru alan yer olarak bu bölge felaketi yaşadı. Silivri’nin Gümüşyaka bölgesinde su basmayan ev yok. O kadar çok su birikti ki, dünden bu yana tahliye çalışmaları sürdüğü halen su altında olan yerler var.
Altı genç gölet ve deniz kurbanı
Batman-Diyarbakır yolu köprüsü altından geçen Batman Çayı’na dün balık avlamak için giden kuzenler 15 yaşındaki Ercan Eripek, 17 yaşındaki Serkan Kurun ve 16 yaşındaki Emrullah Eripek, suya girdi. Ercan Eripek ve Serkan Kurun Batman Çayı’nda kayboldu. Dün sabah saatlerinde Ercan Eripek’in cesedi bulundu. Serkan Kurun’un bulunması için çalışmalar sürüyor.
Askere gidecek iki arkadaş boğuldu
Denizli’nin Beyağaç ilçesinde de gölete giren 21 yaşındaki Sinan Karaçoban ve 22 yaşındaki Emrah Sarıkavak, boğularak yaşamlarını yitirdi. 2 gencin, 1 ay sonra askere gideceklerini öğrenildi.
Hakan Uzel’i de İzmit Körfezi yuttu
İzmit Körfezi’nde 3 gün önce şişme botun alabora olması sonucu denizde kaybolan 35 yaşındaki Hakan Uzel’i arama çalışmaları, havadan deniz uçağı ile denizde ise polis ve itfaiye ekiplerince yapılıyor.
Boğaz’da acı bekleyiş
Arnavutköy sahilinde denize giren ve akıntıya kapılarak gözden kaybolan 17 yaşındaki Furkan Yıldırım’ı arama çalışmaları 5. gününde. Ekipler deniz altındaki aramalara son verdi. Deniz altında balık adamlarla yapılan arama çalışmaları yerini deniz yüzeyinde yapılan yüzeysel aramaya bıraktı. Furkan Yıldırım’ın babası Memduh Yıldırım “Çocuğum kaybolalı 5 gün oldu. Şuan hiçbir gelişme yok. Ne yapacağımızı biz de bilmiyoruz” dedi.
